Re: linux-raid@vger.kernel.org

Re: linux-raid@vger.kernel.org

[Kelly Fogg]

BU KÝMÝN ÇAÐDAÞLIÐIDIR...? BU HANGÝ ÇAÐDAÞLIKTIR...?

Deðerli arkadaþlar

(( Yapýlan hesaplara göre, sadece Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan, Batý Avrupa ülkeleri düzeyinde fabrikaya sahip olur ve araba kullanacak olsa gezegenimizdeki hayat SADECE birkaç haftada biter, yok olur, sona ulaþýr..! ))

BU HANGÝ  ÇAÐDAÞLIKTIR...? BU  KÝMÝN ÇAÐDAÞLIÐIDIR...?  

BU  KÝMÝN DÜNYA  DÜZENÝDÝR.....?  BU  HANGÝ  MEDENÝYETTÝR...? 

Son iki-üç asýrlýk süreçte Batý teknolojik üstünlüðünün felâketine uðramýþ geri kalmýþ bizim gibi toplumlarýn tarihi geliþim bilincinden kopmuþ aydýnlarý çoðunlukla tam bir boþluk içindedirler.

Yücelttiðimiz Batý'nýn bu teknolojik üstünlüðü belki de bizim yanýlsamalý özlemlerimizin dýþavurumudur. Ama artýk gezegen ölçeðinde büyüyen ve aklý baþýnda herkesi rahatsýz eden sorunlar, 150 yýldýr acenteliðini yaptýðýmýz Batýlý deðerlerin hiç de evrensel, kesin doðru ve kurtarýcý olmadýklarý gerçeðini önümüze koymaktadýr.

Þu anda aydýnýmýz, sanatçýmýz, bilim adamýmýz ve politikacýmýz büyük çoðunluðuyla tutunduðumuz bu iple kuyuya inemeyeceðimizi idrakten acizdir.

Körfez ve Irak krizlerinde Bushlar: "Biz yýllarca uðraþýp dünyada bir düzen kurduk. Bu düzeni deðiþtirecek hiç bir giriþime izin vermeyiz...  Bu bir Haçlý Seferidir...." diyorlardý. 

Sözgelimi ABD'nin nüfusu, toplam dünya nüfusunun yüzde 3'üdür, ama dünya kaynaklarýnýn yüzde 54'ünü kullanmaktadýr. Bu sanayileþmiþ Batýlý ülkeler için de geçerlidir. Nüfus dengesi Batý aleyhinde deðiþirken, kaynak kullanýmý ve daðýlýmýnda lehinde geliþmektedir.

1975 yýlýnda Batý ülkelerinin nüfusu dünya nüfusuna oranla yüzde 30'larda iken, 2000 yýlýnda bu oran yüzde 15, 2025 yýlýnda yüzde 10'lara düþeceði hesaplanmaktadýr. Ancak nüfus payý giderek ufalan bu ülkeler kaynaklarýn yüzde 80'ini kullanmaktadýrlar. 

BU  HANGÝ  MEDENÝYETTÝR...?  BU HANGÝ  ÇAÐDAÞLIKTIR...?  

BU  KÝMÝN ÇAÐDAÞLIÐIDIR...?  BU  KÝMÝN DÜNYA  DÜZENÝDÝR.....? 

Dünyanýn zenginleri kafamýza sürekli olarak, kendi kurduklarý ve temelden adil olmayan bu "Dünya Düzeni"ni, sürdürecek istikrarýn bozulmasý tehlikesini vurguluyorlar. Talibaný bunlar kurdular. Dün Talibaný bahane ederek Afganistan'a çöreklendiler. Irak'ý Ýran'a, Kuveyt'e karþý kýþkýrttýlar, destek verdiler. Þimdi Irak'ta petrol çýkarýyorlar.

Evet.. Bu ABD ve Batýlý zenginlerin kurduklarý bir dünya düzeni olduðu açýk bir gerçektir ama bu düzen, yoksul, aç ve baský altýnda yaþayan milyarlarca insanýn yeri göðü inleten feryatlarýna, her gün daha da derinleþen acýlarýna kulaklarýný týkayan tam bir baský ve sömürü düzenidir.

BU  DÜZEN  ÇIKMAZ  BÝR  DÜZENDÝR....!

Bir an için tüm dünya ülkelerinin Batýlýlar'ýn standartlarýnda kaynak kullanabildiðini düþündüðümüzde sonuç tam bir felâket ve tam bir yokoluþtur. Çünkü daha bir  hafta dolmadan gezegenimizdeki tüm canlý hayat duracak, bitkiler, hayvanlar ve insanlar zehirlenecek ve hatta yok olacaktýr.

Yapýlan hesaplara göre, sadece Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan, Batý Avrupa ülkeleri düzeyinde fabrikaya sahip olacak ve araba kullanacak olursa gezegenimizdeki hayat ancak birkaç hafta sürecektir.

Eldeki somut veriler, Batýlýlar'ýn böyle bir dünyaya asla izin vermeyeceklerine iþaret etmektedir. Bu durum son 2 - 3 asýrlýk sürecin en somut gerçeðidir.

Modernite sürekli deðiþim ve araçlarda yenilenme, çevreyi yýkan bir mantýk üzerine kurulmuþtur.

Dünya nüfusunun Amerikalýlar düzeyinde dünya kaynaklarýndan yararlanabilmesi için bir anda Demir üretiminin 75, Bakýr'ýn 100, Kurþun'un 200, Kalay'ýn 250 kat artmasý gerekmektedir. Bu da hiç bir zaman mümkün olmayacaktýr. Çünkü bu maddeleri deðil üretmek, kendileri yeryüzünde kalmayacaktýr. 

Yine Hindistan, Hollanda seviyesinde gübre kullanacak olsa, dünya toplam gübre üretiminin 1,5 (bir buçuk) katýný kullanmasý gerekir ki, fiziksel açýdan bu mümkün  deðildir.

Tarým ve sanayi alanlarýndaki bu imkânsýzlýklar daha düþük alan ve ölçeklerde ve tüm alanlar için geçerlidir. Batý modelinin dayattýðý modernleþme politikalarýnýn gerçekleþmesi imkânsýzdýr. Küçük bir örnek olarak Türk Silâhlý Kuvvetleri'nin Batýlý standartlarda modernleþebilmesi için 1986 birim fiyatlarýyla asgari 35 milyar dolar gerekiyordu.

Modernizasyon süreklilik arzettiðine göre, bu miktar o günün Türkiye'sinin dýþ borcuna denkti. Fakat bu rakam çok deðil, ülke herhangi bir savaþa girmeden 10 yýl içinde komik duruma düþecek, Batý teknolojisinin yeni konumunda modernizasyona ayak uydurmak için bir o kadar daha, daha fazla yeni kaynak gerekecektir.

Durduðu yerde modasý geçen böyle bir savunma sistemi için Türkiye, geri kalmýþ ve geliþmekte olan ülkeler daha ne kadar ve nereye kadar öz-veride bulunabilir ve kaynak ayýrabilirler...ki...?

Daha düne kadar normal ihtiyaçlarýmýzý karþýlarken, bugün herkese  "Eskiyi Getir, Yeniyi Götür...!" telkin edilen otomatik çamaþýr makineleri, bulaþýk makineleri, buz dolaplarý, televizyonlar, cep telefonlarý, tüm ev eþyalarý ve baþkalarýna sahip olmak nasýl ve ne demek oluyor....? 

Almanya'da evlerin tamamýnda otomatik çamaþýr makinesi bulunuyor. Türkiye'de evlerin sadece yüzde 10'unda. Türkiye gibi geliþmekte veya kalkýnmakta olan bir ülke için iþte temel hedef, her eve bir otomatik çamaþýr makinesi ve bir bulaþýk makinesidir.

Ýþte modernitenin dayattýðý yýkým...! 

Görüldüðü gibi yeryüzünde bir "Dünya Cenneti" kurma vaadiyle yola çýkan modern bilim ve teknolojiye duyulan inanç, silahlanma yarýþý, çevre yýkýmý (kirliliði) ve yabancýlaþma (insanlýðýndan, yaratýlýþýndan soyutlanma) ile temelinden sarsýlmýþ bulunuyor. 

Bu bir yok oluþtan baþka bir þey deðildir.

Batý'nýn önerdiði kalkýnma projesi, insan emeði yanýnda gezegenin de yaðmalanmasýný zorunlu kýlar. Bugün için dünyada 9 milyar hektar tropikal orman var. Her yýl 11 milyon hektar orman yok oluyor. Bu kaybý telafi etmek için her yýl bir milyar aðaç dikilmelidir. Çünkü orman kaybý geometrik bir artýþ gösteriyor.

Türkiye örneðine bakacak olursak, Cumhuriyetin ilk yýllarýnda 50-60 yýl önce ülkenin üçte ikisini kaplayan bereketli alanlar tarýma elveriþli arazi, orman ve meralar bugün yarý yarýya hatta yarýdan daha aza inmiþtir. Bu felâkette orman yangýnlarýnýn yýkýmý önemlidir ama, asýl önemli olan gýda, içecek, baharat, ilâç, boyacýlýk, çiçekçilik, mobilya ve basýn sektörünün kâðýt tüketimidir.

Dünyanýn akciðeri durumunda olan Amazon ormanlarýný acýmasýzca yýkan Brezilya'da 140 milyonluk nüfusun ancak yüzde 20'si araba kullanabiliyor. Bu nüfusun Batý'dakine benzer oranlarda araba kullandýðýný düþünecek olursak sonuç ne olacaktýr..?

Çünkü hiç kimse Batýlý hayat standardý doðrultusunda kýþkýrtýlan Brezilyalýlar'a ve diðer geliþmekte olan ve geri kalmýþ ülke insanlarýna, "Siz araba kullanmayýn, gezegenin ekolojik dengesi alt-üst olacak...!"  diyemez. Bu tüketim çýlgýnlýðýna ilkönce sanayileþmiþ ülkelerde "DUR...!" denilmesi gerekir....! Halbuki bu ülke insanlarýnýn dünyayý veya yoksullarý düþünerek mevcut refah standartlarýndan ödün vermeye hiç niyetleri olmadýðý ve olmayacaðý açýktýr.

Peki çözüm nedir...?  Çözmek mümkün müdür...?

Sanayileþmiþ Batý ülkeleri dünyanýn kaynaklarýný hoyratça kullanýp refah içinde yaþarken sorunun çözümü, dünyanýn diðer geri kalan milyarlarca insanýnýn yoksulluk, açlýk ve "Geri býrakýlmýþlýða razý" olmalarýnda mý yatýyor....?

Modernleþme temelde bir yarýþ ve rekabet olduðundan hýzlý bir tempoyu zorunlu kýlar. Tempoya ayak uyduramayanlar veya katýlmak istemeyenler dünya sisteminde egemenlerin dikte ettirdiði acýmasýz kural ve yöntemler sonucu doðal seleksiyona  uðratýlarak yok edilir.

Ýþte bu mantýksal kurgu sonucu birey, toplum ve ülkeler arasýnda baþgösteren sonu gelmez çekiþme ve çatýþmalar, gerek toplumsal gerekse uluslararasý tüm huzursuzluk ve çatýþmalarýn nedenidir.

Bu sistemde hiç bir ahlaki, manevi ve kutsal ilke ve kurala itibar edilmez, edilemez. Bunlar bu sakat ve sapkýn moderniteye engelleyici olduklarý sürece insanlarýn vicdan ve zihinlerinden kazýnýp atýlmaya mahkumdurlar.

Dünyayý maddi ve manevi yýkýma götüren bu modernitenin sorumlusu hiç þüphe yok ki, ilerleme, ekonomik büyüme, geliþme, kalkýnma vb. özünde kültürel yok edici modelleri egemen kýlan "Batýlý Beyaz Adam"a aittir. 

Ýþte bizim görmediðimiz ve hala da görmek istemediðimiz "Batýlý Beyaz Adam"ýn bu yýkýcý, yok edici yanýdýr. Batýlý Beyaz Adam, gezegeni yýkacak olan araçlarý üretecek serveti elde ederken bütün kýtalarý yaðmaladý, yeraltý ve yerüstü servetlerine el koydu, deðerli madenlerini, altýn ve gümüþlerini, BEÞERÝ deðerlerini de kendine aktardý.

Sömürgecilik ve köle ticareti tarihi bunun canlý tanýðýdýr. HUMANÝZM budur. Bu sadece Humanizm deðil, ayni zamanda evrensel ölçeklerde soygun, cinayet, sömürü, kirlilik ve her þeyin yýkýmýdýr.

Batý, hayal dünyamýzda bize mutlu bir gelecek vadediyor. Dünyanýn bugün derinden baðýmlý olduðu uluslararasý ekonomik ve siyasal düzen içinde umutlarýmýzýn gerçekleþmesi hiç bir zaman mümkün olmayacaktýr. Sanayileþmiþ Batýlýlar'ýn buna izin vermemesi bir yana, dünyanýn potansiyel maddi ve beþeri kaynaklarýnýn, fiziksel sýnýrlarýnýn buna  izin vermesi asla düþünülemez bile.....!

Sonuçta geldiðimiz noktayý her halde þimdi daha net gördüðünüzü sanýyorum. 

Ýþte Batý'da yýkýma giden bu gidiþe her gün artan sayýda karþýtlarýn çýkmasý, modernitenin insaný tatmin gücünün tükeniþi, refah ülkelerinde sapýk arayýþlarýn hýzla artmasý, bunalýmlar, intiharlar "HÝNTLÝ FAKÝRLER"in baþ tacý edilmesi, bilim adamlarýnýn, "Ýslâm Dünyasý"nýn tüm geri kalmýþlýðýna raðmen ÝSLAM'ý sorgulamasý, öðrenmesi ve Ýslâm'a yönelmesi, içinde bulunduðumuz yýkým ve yok oluþ sürecini yavaþlatmak için Ýslâm'ýn içinde çözümler aramasý bir tesadüf deðildir.

Dünyayý yýkýma götüren Batýlý Beyaz Adam, içine düþtüðü bunalýmdan çýkýþý çevreye kaçmakta, Doðu'ya kaçmakta bulmaktadýr.

MEDENÝYET DEDÝÐÝN TEK DÝÞÝ KALMIÞ CANAVAR......!   ACABA  NEREYE  KADAR.....?

-
To unsubscribe from this list: send the line "unsubscribe linux-raid" in
the body of a message to majordomo@vger.kernel.org
More majordomo info at  http://vger.kernel.org/majordomo-info.html